Masalsı Göl; Bled

Bled Gölü, içindeki minik adası ile birlikte Avrupa’nın en fotoğrafik noktaları arasında. Yıllardır gidelim gidelim derim ama nisan 2019’a kadar da bir türlü görmek kısmet olmamıştır. THY’nin bahar kampanyası fırsatını değerlendirip 99 dolara aldığım Lübyana biletim sayesinde  hem Bled Gölü’nü hem de Lübyana’yı görebileceğim.

Bled Gölü nerede?

İstanbul Havalimanı’ndan yaklaşık 2 saat 15 dakikalık bir yolculukla varıyoruz Slovenya’nın başkenti Lübyana’ya… Havalimanı Bled ile Lübyana’nın tam ortasında. Programa Bled Gölü’nden başlamak istediğimizden havalimanının shuttle aracı ( kişi başı 13 euro) ile biraz beklemeli de olsa Bled’e gidiyoruz .Bu yolculukta iki kişiyiz. Bizden başka kimse uçaktan iner inmez Bled’e gitmediği için hedeflenen saatten 40 dakika geç yola çıkıyoruz ama sadece iki kişiye özel bir araç gibi oluyor shuttle:) Yarım saatlik yolculukla varıyoruz hayallerin gölü Bled’e.

Bled Gölü, Avrupa’nın genç ülkelerinden Slovenya’da bulunuyor. Slovenya, 1990 lı yılların başlarında Yugoslavya’nın iç savaş sonucu dağılmasıyla ortaya çıkan ülkelerden biri. Haritada bulunduğu noktayı tarif edecek olursam, İtalya’nın kuzeyi ile Avusturya’nın güneydoğusu arasında yani Avrupa’nın göbeğinde bir ülke. Balkanlarda gördüğüm Makedonya ya da Bosna Hersek ile uzaktan yakından benzerliği dahi yok, oysa ki hepsi bir zamanlar Yugoslavya’nın bölgeleri idi… Bled Gölü de Slovenya’nın Avusturya’ya yakın olan tarafında ve başkent Lübyana’ya 55 km mesafede yer alıyor.

Masalsı bir güzellik, Bled Gölü

Bled Gölü, kıyısında kurulan Bled kasabası ile aynı ismi taşıyor. İlk bakışta fazla bir yapı göze çarpmıyor aslında ama kasabanın nüfusunun 5500, yatak kapasitesinin ise 4000 olduğunu öğrenince turizm açısından ne kadar değerli olduğunu anlıyorum. Göl kenarında fazla yapılaşma yok, sadece merkeze yakın tarafta bir kaç büyük otel dikkat çekici, diğerleri daha çok B&B ve kırevi şeklinde konaklama alternatiflerinden oluşuyor.

Gölün çevresi yaklaşık 6 km. lik bir yürüyüş parkuruna sahip, en uzun iki noktası arasındaki mesafe 2120 mt, en geniş iki noktası 1380 mt., derinliği ise 29.50 mt. Göl, Avrupa’nın buzul göllerinden. Biz gölün etrafını fotoğraf çekerek, yemek ve alışveriş molaları vererek yaklaşık üç saatte yürüyoruz. Sakin bir zamanda ( henüz sezon açılmamış, hava az serin ) geldiğimiz için şanslıymışız çünkü haftasonları ve yazın iğne atsan yere değmez diyorlar. Göl suyunun termal ve şifalı olduğu söyleniyor, kıyısındaki otellerde termal havuzlar bulunuyor, özellikle ruhsal rahatsızlıklara iyi geliyormuş.

Bled Gölü’ndeki gezinti kayıklarına “pletna boat” deniliyor, ahşap gövdeden yapılmış olan kayıklar iki kürek ile kumanda ediliyor ve üstleri renkli ya da çizgili branda ile kaplı oluyor. Gölde gezinti yapmak da mümkün, Bled Adası’na gitmek de… Ama kışın göl buz tutunca seferler iptal olabiliyor. İnternet sitelerinde pletnanın  tarifesi yetişkinler için kişi başı 6 euro yazıyor olsa da 15 euro olduğunu belirteyim.

Bled Adası, gölün güney kıyısına yakın bir noktada bulunuyor, üzerinde 1465 yılında Gotik stil yapılmış kilise, 17.yy da Meryem Ana için yapılmış Barok stilde bir şapel ve 99 basamaklı merdivenler, 52 metre yüksekliğinde karabuğday taşı denilen gözenekli bir taştan yapılmış çan kulesi, turistik hediye satış mağazası gibi yapılar yer alıyor.  Göl çevresinde iken sık sık çan sesi duyarsanız  şaşırmayın, inanışa göre kim adadaki çanı üç kez çalarsa dileği yerine geliyormuş, o nedenle kuleye her çıkan ziyaretçi çan çalıyor:) Bir diğer gelenek de damadın gelini iskeleden kiliseye çıkan  99 basamaklı merdivenleri kucaklayarak taşıması… Bunu gerçekten görmek isterdim:)

Çevresi yüksek dağlarla çevrili Bled kasabasının havası temiz, doğası temiz, insanlar buraya stres atmak ve dinlenmek için kaçıyorlar ama bizim  gibi fotoğraf sevdalıları da gölü farklı zamanlarda farklı açılardan fotoğraflamak için geliyorlar. Dört mevsim de kendine özgü bir güzelliği var gölün. Kışın bembeyaz karlarla kartpostal havası çok hoş, sonbaharda ise sarı kırmızı yapraklarla ayrı güzel… Bizim seyahat ise kıştan bahara geçiş dönemine denk geliyor, bir kaç tane de olsa çiçek açmış ağaç var allahtan…

Bled Gölü o kadar fotoğrafik ki kıyısından, tepesinden, seyir terasından farklı farklı güzel kadrajlar yakalamak mümkün. Gölün fotoğraf çekim noktaları için tıklayınız…,  beğendiğiniz açıdan çekim yapabilirsiniz. Biz gölün çevresi tam tur yürüdüğümüzden harika açılar keşfediyoruz ama havanın gri-puslu olması, hatta arada ufak ufak yağmur serpiştirmesi nedeniyle şansımızı fazla zorlamayıp gezinin keyfini çıkarmayı tercih ediyoruz.

Gölün batı yakasında Balıkçılık Kulübü, güney yakasında ise kürek kulübü yer alıyor. Zaten yürüyüşümüz esnasında da bunlara tanık oluyoruz. Kocaman şemsiyesini açıp, altında oturan ve üç dört oltayı aynı anda göle bırakanları da  kürek yarışı yapanları da görüyoruz. Gölün kuzey kıyılarında ise plaj yer alıyor, yazın gölde yüzülüyor. Kışın ise gölün güney yamacına inen bir kayak pisti yer alıyor. Yani Bled Gölü özetle dört mevsim spor turizmine uygun bir yer.

Gölün batı kıyısında, kayalıkların üzerinde yükselen Bled Kalesine yürüyerek çıkabilirsiniz, sezon açık iken turistik tren ile hem göl çevresi hem de kaleye trenle çıkmak mümkün ama sezon dışında tren hergün çalışmıyor.

Göl kenarında, harika bir B&B pansiyonda kalıyoruz, odamızın penceresinden adayı görebiliyoruz. Saatimizi sabah 6’ya kurup yatıyoruz erkenden, gün boyunca gri olan gökyüzü bize hoş kadraj sunmadığından şansımızı bir kez daha denemek istiyoruz. Sabah 6.10 civarı uyanıp pencereden baktığımızda rüya gibi bir manzara karşılıyor bizi. İnanılmaz bir hızda giyinip makinaları kaptığımız gibi iniyoruz iskeleye.

Sanki bir rüyanın ortasına düşmüş gibiyim, her yer mavi, inanılmaz bir dinginlik, gördüklerim o kadar güzel ki ne cep telefonu ne fotoğraf makinam bu güzelliği yansıtamıyor, izlemeyi tercih ediyorum, zaten o kadar hızla gün ağarıyor ki amyans da sona eriyor.

Bled Gölü’nde nerede konaklamalı?

Bled Gölü’nün kıyısında bizim kaldığımız Çarman Guest House çok keyifli idi, hemen yanındaki marketten kahvaltılık malzemelerimizi alıp odamızda göl manzarası eşliğinde kahvaltımızı yaptık. Odada sıcak su ve çay çeşitleri ikram ediliyor. Ayrıca gölün güney kıyısındaki Vila Bled manzarası ve dört yıldız konforu ile ve gölün kuzey kıyısındaki Vila Preseren güzel bir seçenek.

Manzara değil de bütçeye uygun yer isterseniz merkezde otel,  hostel, kiralık ev bakabilirsiniz. Ayrıca seyahatinizde araba kiralamış iseniz Bled’e 7-8 km mesafede kır evlerini de önerebilirim.

Bled Gölü’nde ne yenir?

Bled denilince ilk duyacağınız öneri “krem kek yemelisin” olacaktır. Aslında bu tatlı tüm Slovenya’ya mahsus olmakla beraber Bledli aşçıların daha deneyimli olmaları nedeniyle burada ve özellikle Park Otelin karşısındaki cafede yenilmesi öneriliyor. 60 yılda 12 milyondan fazla krem kek yapmaları ile övünen Bledli aşçılar bana göre pazarlamada daha usta olmuşlar:) Kekin özelliği; üzeri çıtır çıtır milföy kabuk ve pudra şekeri ile tatlandırılmış, ortası yumuşak vanilya kreması, en alt katı ise kek.

Göl kenarındaki bir restoranda balık yemeyip kaymaklı köfte yedik:) Kaymak Slovenya’da meşhur bir tat çünkü keçileri, inekleri ve dolayısı ile sütü bol bir memleket. Köfte ve kaymak nasıl olur demeyin, muhteşem oluyor, ayrıca dondurma topuna benzeyen aperatifin tereyağ mı kaymak mı peynir mi olduğunu yedikten sonra öğrendik ki peynir imiş:) Slovenya’nın elde doldurma sucuklarının da tadına bakabilirsiniz. Bled’in kuzeyinde Avusturya sınırlarına yakın bölgelerinde harika üzüm bağları var, buraya kadar gelmişken şarap sever iseniz tadım yapmanızı öneririm.

Bled Gölü yakınında nereler görülebilir?

Eğer bir günden fazla zaman ayırdıysanız Bled’e çevrede görülecek çok güzel yerler var;

Vintgar Geçidi ;  Bled’e 4 km mesafedeki geçide sadece yaz aylarında giriş izni var, 1.6 km uzunluğundaki geçit bir çeşit kanyon ve şelalesi olan doğal bir güzellik.

Yaylalar; Pokljuka, Jelovica ve Mezakla yaylaları  kışın kayak pistlerinin yazın ise geleneksel yaşamın da görülebileceği yaylalar.

Triglav Milli Parkı; Slovenya’nın tek milli parkı olan yer adını Slovenya’nın en yüksek dağı olan Triglav’dan almış. Bohinj Gölü de bu parkın içinde yer alıyor.

Bled Gölü Ulaşım

Başkent Lübyana ile Bled arasında karşılıklı düzenli otobüs seferleri yapılıyor, 5.80 euro ücreti otobüse binerken şoför nakit topluyor, yaklaşık bir saate yakın bir sürede ve yol üzerindeki kasabalara da uğrayarak gidiyor otobüs.

Lübyana Havalimanından Bled’e direk gelen shuttle lar var, kişi başı 13 euro, ortalama yarım saatte geliyorlar. Bled’den Bohinj Gölüne yine otobüs ile yirmi dakikada gidilebiliyor. Otobüse Bled’in merkezinden ya da gölün güney ucunda Vila Bled’e gelmeden hemen önce yine göl kenarındaki duraktan binebiliyorsunuz.

Bled’e Lübyana’dan direk tren bulunmuyor, ama Lübyana’dan kalkan trenden Podhom’dan aktarma yaparak 3 dakikada yani bir duraklık aktarma ile Bled’e ulaşmak mümkün.